Halk arasında açık,
çiğ mâvi (gök) gözlerde nazar gücü olduğuna inanılır.
Bu inanca
dayanılarak mâvi gözlülerin kötü niyetli, kıskanç, başkalarına zarar
vermekten hoşlanan kimseler olduğu söylenir. Ancak, bu anlayışın
doğruluğunu kanıtlayıcı hiç bir kesin delil yoktur. Bazı yörelerde
kıskançlık duygusunun nazara yol açtığı inancı da yaygındır. İşte
isâbet-i ayn yani bu kötü bakışın, kötü gözün değmemesi için çocukların
elbiselerine dikilen mâvi camdan küçücük tesbih tanesi şeklinde, bâzan
göz şeklinde olan, ortaları delikli cam yuvarlarlara nazar boncuğu
denilir.
Bunların beş parmak şeklinde olanları da vardır. Bazı yörelerde
-şimdi bile- çocuklara, atlara ve nazar korkulan diğer hayvan ve eşyaya
da nazar boncuğu takanlara rastlanır. Nazar boncuğunun dâima mâvi
olduğu söylenir. Buna göz boncuğu da denir. Böyle mâvi boncuk, muska,
çörek otu, mâşallah gibi bir kaç nazarlığın bir arada olup bir takım
teşkil edenlerine de "nazar takımı" denir.
Şüphesiz nazar boncuğu, göz
değmesine karşı bir tedbir olsun diye takılır. Bunun yanında çeşitli
nazarlıkların kullanıldığı da bilinmektedir. Halk arasında nazara karşı
başvurulan en yaygın tedbirler ise, kurşun dökmek, tuz çevirmek, üzerlik
yakmak veya herhangi bir hocaya okutmak vs.`dir. Ancak, bunların tıp
yönünden bir faydası olmadığı gibi, bâtıl inançlar devam ettirildiği
için de bu tür davranışlar dinimizce haram kılınmıştır. Peygamberimiz
(s.a.s) de nazarlık kullanmayı hoş karşılamamış, bu gibi şeyleri
üzerlerine asan kimselerin bey`atlerini kabul etmemiştir (Nesâî,
Zinet,17; İbn Mâce Tıb, 39). Diğer taraftan Resulullah (s.a.s); "Göz
değmesi gerçektir" (Buhârî, Tıb, 36; Müslim, Selâm, 41) buyurmak
suretiyle bir mânevî faktöre işaret etmişlerdir. Şu halde İslâmda göz
değmesi (nazar) vardır. Ancak, nazar boncuğu takmak vs. bâtıl
inançlardan sayılmıştır.
Kuran da Put ve benzeri şeylere tapmak onları aracı koşmak kesinlikle yasaklanmıştır.Bir renkli cam parçası, bir dal parçası yada uğurlu olduğunu
düşündüğünüz bir eşya aslında günümüzün putlarıdır. Çünkü bunlar bırakın
size bir fayda sağlamayı, kendilerini bile koruyamayan aciz nesnelerdir
YUNUS SURESİ 18. ayet
" Onlar Allah'ı bırakıp kendilerine ne zarar ne de fayda verebilecek şeylere tapıyorlar ve: Bunlar, Allah katında bizim şefaatçılarımızdır, diyorlar. De ki: "Siz Allah'a göklerde ve yerde bilemeyeceği bir şeyi mi haber veriyorsunuz? Hâşâ! O, onların ortak koştuklarından uzak ve yücedir."
Nazar boncuğunu takmak kesinlikle haramdır.
Câhiliye
döneminden devam eden anlamsız bir adettir.
Peygamber (sav) şöyle
buyuruyor:
"Allah, nazar boncuğunu takan kimsenin işini tamamlamasın"
(1) buyurmuştur.
1-Hâkim ve Ahmed rivayet etmişti
Peygamberimizin tatbik
ve tavsiye ettiği mânevî ilaçlardan başka yollara başvurup şifa aramak
mü’mine yakışmaz. Cahiliye devrinde Araplar bazı hastalıklardan dolayı
boyunlarına ve kollarına çeşitli âlet ve boncuklar takarlardı. Deva ve
şifayı da o taktıkları şeylerden beklerlerdi. Şirk kokan, inancına
uymayan bu nevi işleri şiddetle yasaklayan Peygamberimiz, “Kim birşey
takarsa bütün işleri o taktığı şeye teslim edilir” (Tirmizi, Tıb: 24)
Nazardan
korunmak için mânâsı bilinmeyen bazı muskalar yazıp kullanmak veya
“nazar boncukları” takmak İslâm inancına uymayan bâtıl âdetlerdir. Bu
gibi şeyleri insanın takınması caiz olmadığı gibi, bir hayvana veya bir
eşya üzerine takmak da aynı şekilde meşru değildir. Peygamberimizin
haram saydığı bazı şeyler arasında nazarlık takınmak da sayılmaktadır.
(Neseî, Zînet: 17) Hâkim ve Ahmed rivayet etmişti
Halil GÜNENÇ, Günümüz Meselelerine Fetvalar II. 259
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder